Şöyle rivâyet edilmiştir: (Bir kere) İbn-i Evs yüz dînârının (dirhemle) tebdîl etmek istemişti. Müşârün-ileyh diyor ki: Talha İbn-i Ubeydillah (tebdîl için) beni çağırdı. Bey`-ü şirâ husûsunu görüşüp kararlaştırdık; hattâ benden paraları taleb etti. Ve altunları elinde evirip çevirerek aldı. Sonra: kesedârık Gabe (dedir, ora) dan gelene kadar (biraz sabret!) dedi. Ömer radiya`llahu anh Talha`nın bu sözünü işitmişti. Bunun üzerine müşârün-ileyh (bana): - Vallahi sen bu altunların ivâzını almadıkça bu meclis-i akidden bir tarafa ayrılma! (Çünkü) Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: altunu altun ile bey`i (herhalde) ribâdır. Meğer ki, (tarafeynden biri:) ha (al, öbiri de:) ha (ver! diye mecliste teâtî ederler) buyurdu, dedi. (Müellif Zebîdî diyor ki:) Ömer radiya`llahu anh`in bu hadîsinin alt tarafını yukarıda zikrettik ve geçti.