Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: bizim Ensâr`dan birisini bir oğlu doğmuştu da çocuğa Kasim diye ad koymuştu. Şimdi (o kişinin Ebû Kasim, diye anılmasını hoşlanmıyan) Ensâr ona: - Artık biz seni Ebü`l- Kasim lâkabiyle anmayız ve sana bu doğum sebebiyle. "göz aydın!" diye ikrâm da etmeyiz, dediler. Bu Ensârî de Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e geldi. Ve: - Yâ Resûla`llah, bir oğlum doğmuştu da onu Kasim diye ad vermiştim. Bunun üzerine Ensâr bana: Biz seni Ebü`l-Kasim lâkabiyle çağırmayız, ve sana göz aydın! Temennîsinde bulunmayız! dediler, (ne buyurulur? diye sordu.) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem de: Ensâr güzel söylemiştir, buyurdu. (Ve devâm ederek): Ashâbım, benim (Muhammed, Ahmed gibi) bir adımla ad verebilirsiniz. Fakat benim künyemle künyeleyemezsiniz. Çünkü Kasim yalnız benim, (mîrâs, ganîmet gibi malları Allah tarafından niyâbeten aranızda ancak ben taksîm ederim!) buyurdu.