Rivâyete göre bir kere İbn-i Mes`ûd tarafından Kinde`de birisinin (Kur`an`da zikrolunan duhân hakkında:) - Kıyâmet günü bir duman gelecek. Kâfirlerin, münâfıkların kulaklarını sağır, gözlerini kör edecek. Mü`minler (in sıhhati üzerinde) yalnız nezle hastalığı gibi müessir olacak, dediği haber alınır. Bu haberi duyduğu sıra İbn-i Mes`ûd, bir şeye dayanarak istirahat ediyordu. Bu sözü duyunca (çok ehemmiyet verip) sinirlendi. Hemen toparlanıp oturarak şöyle demiştir: - Kişi bildiğini söylesin, bilmediği mes`ele hakkında da: "Allah bilir" desin. Çünkü insanın bilmediği bir şey hakkında: "Bilmiyorum" demesi de ilimden sayılır. Nasıl ki Cenâb-ı Hak Peygamberine: Yâ Muhammed, sen (kavmine): "Kur`ân`ı teblîğim mukabilinde sizden bir ücret, bir takdîr istemiyorum. Bilmediğim bir şeyi size satmağa çalışanlardan da değilim, de." kavl-i şerîfi ile hasımlarına karşı teblîgatında samîmi olduğunu yâdetmesini emretmiştir. (Duhân = duman mes`elesine gelince) bu (dünyâda cereyân etmiştir.) Kureyş`e âid (bir vâkıa) dır. (Kinde`linin sandığı gibi kıyâmete âid değildir.) Şöyle ki: Kureyş müşrikleri İslâm dînini kabulden çekinmeleri (ve muhâlefette çok ileri gitmeleri) üzerine Resûl-i Ekrem: - Allah`ım Yûsuf Peygamber`in kavmi aleyhine verdiğin yedi (yıl kıtlık) gibi Kureyş`e de yedi (yıl yokluk azâbı) vererek bana yardım et, diye duâ etti. Bunun üzerine Kureyş`i şiddetli bir kıtlık yakalamıştı. Bir çokları açlıktan kırıldı. Ölü etleri ve kemikleri yediler. Yerle gök arasındaki hava tabakasını herkes (göz za`fından, kuraklığın dehşetli sisinden) duman şekli gibi görüyordu. Bu çok ciddî ve şiddetli hal ve vaziyet üzerine (Kureyş reislerinden) Ebû Süfyân Resûl-i Ekrem`e gelerek: Yâ Muhammed, sen bize sıla-i rahm emrediyorsun. Kavmim ise (açlıktan) kırılmıştır. Artık onlar için duâ etsen, dedi. (Resûl-i Ekrem`in duâsı üzerine kaht ü gala kalktı). İbn-i Mes`ûd bu mutâlâaların ardı sıra: ... âyetini ... kavline kadar okudu. (Bu âyetlerde duhân azâbının açılacağı ve açıldığı bildiriliyor. Bu duman Kindelinin dediği gibi âhiret azâbı olsaydı) bu âhiret azâbı bir kere geldikten sonra Kureyş müşriklerinden kaldırılır mıydı? Kureyş müşrikleri (kaht ü galadan kurtulduktan) sonra yine küfürlerine, şirklerine döndüler. Bu dönekliğin cezâsını bildiren Allahu Teâlâ`nın: ... kavl-i şerîfindeki intikam günü Bedir günüdür. (Kindelinin sandığı gibi kıyâmet günü değildir. Alınan intikam da Kureyş`in Bedir`de katlolunmalarıdır.) Lizâm ile marâd da yine Bedir günüdür (ve müşriklerin Bedir`de esâretleridir).