Rivâyete göre şöyle demiştir: Ben bir kerre Resûl-i Ekrem`e: Yâ Resûla`llah! Ben genç çağda bir adamım. Kötü bir işte bulunmaktan korkuyorum. Kadınlarla evlenecek dünyâlık da bulamıyorum, dedim. (Tavâşî olayım mı? demek istedim.) Resûl-i Ekrem sustu, cevab vermedi. Sonra bu sûretle bir daha hâlimi arzettim. Yine sükût etti. Sonra bunun gibi bir daha söyledim, yine sustu. (Dördüncü) bir daha söylediğimde Resûlullah (azarlayarak) bana: Yâ Ebâ Hüreyre senin kavuşacağın mukadderâtı yazan kalem (in mürekkebi) kurumuştur. Şu hal üzerine sen ister hadımlaş, ister bırak (müsâvîdir) buyurdu.