Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Namaza nidâ edildiği vakit şeytan ezânı işitmemek için (yâhud ezan sesini duymıyacak yere kadar, yâhud duymıyayım diye) yüz-geri edip (kemâl-i telâş ile) yellene yellene kaçar. Nidâ bitince yine (vesvese etmek üzere döner) gelir. Namaz için tesvîb (yâni ikâmet) edilince yine (evvelki gibi) yüz-geri edip kaçar. Tesvîb de bitince yine (vesvese için) gelip insan ile nefsi arasına sokulur. Falan şeyi hatırla, falan şeyi hatırla diyerek (namazdan evvel insanın) hiç de aklında olmayan şeyleri yâdettirir (durur). Tâ (insan) kaç rek`at kıldığını bilmez oluncaya kadar (kendisiyle uğraşır)