Sâbit olan bir rivâyette müşârün-ileyh demiştir ki: Muhakkak biz, Nebî salla`llâhu aleyhi ve sellem zamânında (Resûl-i Ekrem`in arkasında) namazda (iken) görüşürdük. Bizim birimiz (yanındaki) arkadaşına hâcetini söylerdi. En sonu [Ey mü`minler! Namazları ve (husûsiyle bunların) orta (sındaki) namazı muhâfaza ediniz. Ve (namazınızı) sükût ederek Allah için kılınız] âyet-i kerîmesi nâzil oldu da Resûl-i Ekrem bize (namazda) sükût etmemizi emir buyurdu.