(Bir gün) Nebî salla`llâhu aleyhi ve sellem`e bir A`râbî geldi. Ve: - Yâ Resûla`llâh, beni bir ibâdete delâlet buyursanız ki, ben onu işleyince Cennet`e girebileyim, demişti. Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem: - Allâh`a ibâdet edersin, ve Allâh`a hiç bir şeyi şerik kılmazsın, farz olan namazı kılar, farz olan zekâtı verir ve Ramazan orucunu tutarsın! buyurdu. A`râbî (kemâl-i safvetle): - Hayâtım yed-i kudretinde olan Allâh`a yemîn ederim ki ben, sizden işittiğim bu ibâdetler üzerine hiç bir ibâdet ziyâde etmem, deyip de müteâkıben dönüp gidince, Nebî salla`llâhu aleyhi ve sellem: - Kim ki, ehl-i Cennet`ten bir nâsıye görüp mesrûr olmak isterse, şu temiz sîmâya baksın!, buyurdu.