Kâ`b demiştir ki: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem (Hudeybiyye`de) başımdan bitler (yüzüme) döküldüğüne vâkıf olmuştu da bana: - (Zannedersem) sana, başındaki haşarât ezâ veriyor? buyurmuştu. Ben de: - Evet, ezâ veriyorum, dedim. Resûlulah: - Öyle ise başını tıraş et! buyurdu. Kâ`b radiya`llahu anh (devâm edip) demiştir ki: - [Sizden her kim hastalanır (da tıraş olmağa lüzum görülür)se, yâhud (yara, bit gibi bir sebeple) başından ezâlanırsa (tıraş olduğunda) bunun fidyesi, oruç tutmak, yâhud sadaka vermek, yâhud kurban kesmektir] (meâlindeki fidye) âyet-i kerîmesi benim hakkımda nâzil oldu. Bunun üzerine Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem bana: - Üç gün oruç tut, yâhud altı fakir arasında bir Ferk (, on altı rıtl) tasadduk eyle, yâhud kolay gelen bir hayvan (, bir koyun) kurban et! buyurdu.