Şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Câhiliyet (devrin) de ben Kılınccı idim. Benim Âs İbn-i Vâil uhdesinde alacağım vardı da buna alacağımı tahsîle geldim. Bu herif bana: - Sen Muhammed`e küfretmedikçe sana borcumu vermem, di(ye küfret) ti. Ben de: - Muhammed (salla`llahu aleyhi ve sellem) e Allah senin canını alıp sonra ba`s olunmadıkça ben küfretmem, diye karşıladım. Bu def`a da herif: - (Öyle ise) ölüp, ba`s olup (öbir âlemde) bana mal ve oğul, kız verilinceye kadar beni bırak da sana borcumu orada vereyim? di(ye istihzâ et) ti. Bunu müteâkib: - (Habîbim!) Şu küfredip de: bana elbette (Cennet`te) mal, oğul, kız verilir, diyen herifi gördün a?. Bu (habis) (levh-i mahfûza bakıp) gaybe muttali` mi olmuş, yoksa Rahmân (olan Allah) yanında bir ahd mı almıştır?. (Meâlindeki âyet-i kerîme) nâzil oldu.