"Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem (kazâ-yı) hâcete çıktığı zaman bir çocukla berâber yanımızda bir su mıtharası olduğu halde (hizmet için) gelirdik." Enes radiya`llâhu anh`in: "...... yanımızda bir su mıtharası ile bir harbe olduğu halde ....." dediği de rivâyet olunuyor ki, su ile istincâ edildiğini anlatmak istiyor.
Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: İçinizden biri, bir şey içtiğinde kabın içine hohlamasın, helâya gittiğinde zekerine sağ eliyle dokunmasın. Sağ eliyle de silinmesin (yâni istincâ etmesin).
(bir kere) Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (kazâ-yi) hâcet için çıktığında arkasından gittim. (yürürken) arkasına dönüp bakmak âdeti değildi. Kendisine yaklaştım. "Istinfâd (yâni istincâ) için bana taş ara." buyurdu, yâhud buna benzer bir söz söyledi. "(Şu kadar ki,) bana ne kemik getir, ne fışkı." dedi. Eteğimin içinde bir kaç taş getirip yanına koydum ve nezdinden savuştum. (Hâcetini) kazâ ettiği zaman onları kullandı.
Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (bir kere) kazâ-yı hâcete gitti. "Üç taş getir." diye bana emretti. İki taş buldum. Üçüncüsünü aradımsa da bulamadım. Bir fışkı alıp (ve hepsini birden) götür(üp ver)düm. İki taşı alıp fışkışı attı ve "Bu, pistir." dedi.
(bir def`a) Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (abdest a`zâsını) birer kere (yıkayarak) abdest aldı.
Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem (bir kere a`zâsını) ikişer kere (yıkayarak) abdest aldı.
Müşârün-ileyh (bir kere) bir kab (içinde su) iste(yip abdest al)di. Sonra elini kabın içine sokup ağzını çalkaladı. Ve burnuna su verip yine çıkardı. Sonra yüzün ve ellerini dirseklerine kadar üç kere yıkadı. Sonra başını meshetti. Sonra iki ayağını üç kere topuklarına kadar yıkadı. Ve (nihâyet) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in: "Her kim şu abdestim gibi abdest alıp iki rek`at namaz kılar ve bu iki rek`at içinde hatırına (namaz ile münâsebeti olmayan) bir şeyi getirmezse ne kadar geçmiş günâhı varsa mağfûr olur." buyurduğunu söyledi.
Size bir hadîs nakledeyim ki, Kitâbu`llâh içinde bir Âyet olmasaydı onu size söylemezdim. Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem`den işittim, şöyle buyuruyordu: "Hiçbir kimse yoktur ki abdest alsın da (âdâb ve erkânına) hüsn-i riâyet etsin, sonra (farz olan) namazı kılsın da o abdest ile (daha sonraki) namazı kılıncaya kadar (geçen zamân içindeki günahları) mağfûr olmasın." -Râvî der ki: (Osmân b. Affân radiya`llâhu anh`in dediği) Âyet ... Âyet-i Kerîme`sidir.
(Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in Hadîs-i Kerîmi olmak üzere): "Her kim abdest alırsa burnunu ayıklasın, her kim (istincâ için) taş isti`mâl ederse adedini tek yapsın (yâni üç taş kullansın) dediği rivâyet olunuyor.
Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki içinizden biri abdest alacak olduğu zaman burnuna su alsın, sonra çıkarsın. Her kim (istincâ için) taş isti`mâl ederse adedini tek yapsın. (Hiç olmazsa üç taş kullansın.) İçinizden biri uykudan uyandığında elini abdest suyu içine sokmadan evvel yıkasın. Zîrâ hiç biriniz (uyku arasında) eli, cesedinin neresine değdiğini bilemez.